
30 Ocak 2009 Cuma

28 Ocak 2009 Çarşamba
Lost in LOST

26 Ocak 2009 Pazartesi
ORGANİK DÜNYA
Bahsi geçen kozmetik markasını burada söyleyemem ancak İngiliz,neredeyse tüm AVM'lerdeolan bir marka olduğunu iletebilirim. Kaldı ki, görüntüsü .. vs yani çizdiği imajla ben "doğalım" havası yaratıyor gerçekten.
Neyse, bu markanın bu havayı yaratmasına rağmen ürün içeriklerine bakınca (bir de yeni bir yol keşfetmişler ambalajda üst üste 2 etiket yapıyorlar, ürünün içeriğini ilk etiketi kaldırınca ancak okuyabiliyorsun)dünya kadar kimyasal madde görüyorsun. Kimyasal maddeler elbette olacak sonuçta bu da bir kozmetik ürünü(krem, losyon.. vs) ancak 8-10 cm uzunluğunda içerikte olmaz ki!
Bu mevsimde organik domates diye satan yalancılar gibi "bu mevsimde domates mi yetişir yahu?"

21 Ocak 2009 Çarşamba
PARMAK İZİ CSI:Turkey


20 Ocak 2009 Salı
PLASTİK POŞETLER

Hayatımızı tehdit eden onca şey yetmezmiş gibi, bir de kendi kendimizi tehdit ediyoruz. Marketlerde fazla fazla aldığımız, her alışverişte 1 tane de yedek verir misiniz diye istediğimiz plastik poşetler, yakın bir gelecekte dünya yüzeyinin plastikle kaplanmasına yol açacak.
Yapılan bir araştırmaya* göre dünyada plastik torba kullanım adedi, yılda 500 milyon ila 1 trilyon arası değişiyormuş. Bunca plastik poşet de ne yazık ki çöp yığınları arasında (ne yazık ki geri dönüşümü çok pahalı olduğundan) ya yakılıyor yada denizlere boşaltıyor. Dünyanın henüz plastik bir yüzeyle kaplanmamasının nedenini denizlerinin dibinin plastik torbalarla kaplanmasına bağlıyorlar ancak elbette denizler daha ne kadar bunu kaldırabilir bilinmez? Bu arada, ışık altında bile kimyasal çözülmeye uğrayan ve suya/toprağa zehir karıştıran plastik torbaların yakıldığında havaya karıştırmış olabileceği zehirden hiç bahsetmiyorum zaten.
Geçen yıl, Uzakdoğu'ya gittiğimde herkesin alışverişe kendi büyük plastik poşetleri ile çıktığını, hiç kimsenin poşetleri tüketmemeye çalıştığını görmüştüm. Başka bir Uzakdoğu ülkesinde ise (ki burası çok daha az gelişmişti) en çok plastik poşet kullanımının; olduğu yerin marketler olduğunu göz önüne alarak her kasa görevlisi önündeki çengellere poşetlere takarak ürünleri kendileri doldurup müşteriye öyle teslim ediyorlardı. Böylece en azından fazla poşet kullandırmamış oluyorlardı.Bizde ise, özellikle haftasonu alışverişlerinde çöp poşeti niyetine kullanmak için kadınların/erkeklerin fazla fazla poşet aldığına hepimiz şahit olmuşuzdur. Diyorum ki; herkes çöp poşetini parayla alsa en azından daha ihtiyatlı davranır. 3-5in hesabını yaparken doğayı da bir ölçüde kurtarmış oluruz.
Eskiden beri poşetlerini hem büyük boy hem de paralı olarak satan Metro Marketleri vardır biliyorsunuz. Çoğu insan burada para vermemek için alışveriş arabalarını, otomobillerine kadar götürür ve öyle bagaja boşaltır. En son yine Metro Marketlerinde TEMA Vakfı'na ait Uzakdoğu'da gördüğüme benzer kalın plastik torbalar gördüm. Uzun süreli kullanabileceğimiz bu torbaları para ile satın alıp, tüm alışverişlerde bunu kullanmaya olanak sağlıyor. Eskiden DiaSa da paralı poşet kullanımını denedi ama tutunamadı ama keşke bunda ısrar etseydi en azından diğer marketlerinde bu anlamda yolunu açmış olurlardı.
Eski zamanda pazar fileleri vardı hatırlar mısınız bilmem, plastik poşetler pek olmayınca pazardan,dışardan ne alınsa onun içine koyulurdu,saman kağıt keseler olurdu... Yada bez torbalar!
O kadar bile olsak, bir adım atlamış olurduk. Sanırım zaman ilerledikçe eskiyi arıyoruz, bu da ne kadar bencilleştiğimizin,; ben merkezli yaşadığımızın bir göstergesi işte...
Oysa, 1 poşet bile çok şey değiştirebilir...
*Amerikan Doğayı Koruma Kuruluşları-National Geographic News 2003
13 Ocak 2009 Salı
ECOSEARCH

Arkadaşlar, ekolojik bir arama motoru yaratmışlar, amacı: buradan yapılan her 10.000 aramaya bir ağaç dikilmesi. Sitenin adı: http://www.ecosearch.com/
Aslında arama motoru yahoo teknolojisi kullanarak, google'dan arama yapıyor (yanılmıyorsam)ama kampanya destekçileri sayesinde her arama bir yaprağa, her 10.000 arama bir ağaca dönüşüyor.
Sitenin about us bölümünden kendileri ile ilgili de bilgi alabilirsiniz.
Arama motoru pek tabii ingilizce bu sebeple ingilizce yapacağınız aramalar için bu siteyi kullanabilir, siz de ağaç dikimine fayda sağlayabilirsiniz.
12 Ocak 2009 Pazartesi
DURAVİT ve FRAME


5 Ocak 2009 Pazartesi
WISH YOU WERE HERE

blue skies from pain.
Can you tell a green field from a cold steel rail?
A smile from a veil?
Do you think you can tell?
And did they get you to trade your heroes for ghosts?
Hot ashes for trees?
Hot air for a cool breeze?
Cold comfort for change?
And did you exchange a walk on part in the war for a lead role in a cage?
How I wish, how I wish you were here.
We're just two lost souls swimming in a fish bowl, year after year,
Running over the same old ground.
What have you found? The same old fears.Wish you were here...